NEFSİN AFETLERİ VE NEFİSLE MÜCADELE

0
331

Allahu Teâlâ’nın ilk insanı yaratması “Şekillenebilecek kıvamda olan balçık çamurundan yarattık” diyor ayet-i kerimesinde. Daha sonra insanların neslini ise nutfeden yani; meniden, “Karıştırılmış meniden meydana getirdik” diyor.

Bu erkekte de sufli yerden, kadında da sufli yerlerden geçerek kişi, dünyadan meydana geldiği gibi, dünyada da 4 ana sır maddede meydana gelmiş bulunmakta. Nasıl ki bu 4 ana sır maddenin hem faydalı hem de zararlı yönleri olduğu gibi işte; insanın nefsi de aynı bu 4 ana sır maddedeki faydalı ve zararlı şeyler mevcuttur. Mesela, toprak; bir insana koruyucu özelliği de olabilir, çünkü; nebatat da ondan çıkıyor ama yıkıcı özelliği de olabilir. Kimine ev oluyor, kime mezar. Ateş desen ateş de öyle. Eğer vücut ısısı fazla olursa, bu kişinin hastalık ve ölümüne kadarda gidebilir. Ama normal bir ısı ise onun hayatını daim ettirmesine faydalı olabilir. Su da aynı şekil. Az miktarında yağmur yağınca hayat veriyor nebatata, hayvanata ama fazla olunca bu sefer yıkıcı oluyor, sel oluyor ya da suyun üstünde isen bir yere nakil olabiliyorsun. Ama dibine girdiğin zaman hava da aynı şekilde. Kişiye nefes oluyor, hayat bulmuş oluyor. Ama boğucu gaz onun sonunu hazırlıyor. İşte bu nefiste de böyle. Nefiste nasıl ki kötü afetler varsa onların tam zıttı iyi hasretler de var. Yani her şey zıttıyla kaim. Ana asır maddede yıkıcı ve yapıcı haller mevcut ise insanın nefsinde de aynı yıkıcı ve yapıcı haller mevcuttur.

Hatta bu karakteristik özellikler insanın vücut anatomisinde mevcuttur. Bazı Veliler bunları yazmışlardır. İşte insanın kaşını, gözü, yüzünün şeklinden, ellerinin, ayaklarının her türlü şekli itibariyle nasıl bir karakter, yapı mevcut olduğu kişilerde bellidir. O vücut hatlarında. Mesela; insanın burun yapısına göre “Kurnaz, tilki gibi kurnaz ve hilecidir” diyor. Ama bu nefsi tezkiye ederse; bu hilebaz ve kurnaz tekniğini bir cihatta, bir savaşta da kullanabilir, siyasi anlamda da kullanabilir. Yani bu negatifi, pozitifi de çevirebilir. Ama nefis tezkiyesi olması lazım tabi. Eğer avam halinde kalırsa; dalavere işlerde, kurnazlıklarla, hilebazlıklarla çevirebilir gününü. Yani insanda birçok kötü afetler varken, bunları işte nefis teskiyesiyle tam zıttına çevirecek. Mesela; pahil cimri olan kişi, bunun tam tersi zıt olan şey nedir; cömert, eli açık olabilmek. Kötü söz, kalp kırıcı söz söyleyen kişinin tam tersi, zıttı nedir; alçak gönüllü, yumuşak davranan kişi. İşte bu kötü hasletler; insanların zaafına, meyiline göre kiminde azdır, kiminde fazladır. İşte nefis mücadelesi, tezkiyesi bu yönde devam ediyor.

Herkes işte o zaafına göre ilk birinci derste o karakteri, vahşi hayvanın zuhuratını görüyor ki bir üst kademeye geçebilsin. İşte onun içindir ki ilk birinci ders neydi; Kelime-i Tevhid. “La ilahe illallah”. La ne demekti; yok. İlah, tağut, put. Allah’tan başka. Yani Allah’tan gayri sözü dinlenecek herhangi bir ilah, put yok demek. Yani dışarıda esasında olan ilah yok. Bizim esas ilahlaştırdıklarımızın işte kendi nefsimiz, kendi içimizdeki nefsimizdeki olan ilahlar. Allahu Teâlâ ayet-i kerimesinde ne buyuruyordu; “Ey Habibim, sen nefsini ilah edineni, arzu ve heveslerini ilah edineni gördün mü?” İşte bu nefsin ilahlarına ucup, riya, kibir, haset, kin, yalan, dedikodu, yani; insanlarda sevilmeyen hasletler bunlar. Allahu Teâlâ’nın da sevmediği, insanların da sevmediği. İşte bu hasletleri Allahu Teâlâ’nın Esması Kelime-i Tevhid ile ne yapıyoruz; “La” kılıncını çekiyoruz. Yani onları yok hükmünde sayma gayretidir bu. İşte bu Kelime-i Tevhid ile nefse 7 Nur, kalbe ise 1 Nur gelir Allahu Teâlâ’nın bu Esmasını çekerek.

Peygamber Efendimizin hadis-i şerifinde ne buyurmuştu; “Ölmeden evvel ölünüz”.
Yani burada nefsi öldürme, arzu ve heveslerini, isteklerini. Çünkü Allahu Teâlâ ile kul arasında 70 bin hicab perdesi vardır. Bunun 30 bini zulmani, 40 bini de nurani. İşte bu 30 bin zulmani olanı Nefsi Emmare, Levvave, Mülhime.

İşte bu nefis mertebelerini mücadele ederek geçebiliyoruz. İşte bu mücadeledeki en etkili silah ne; Allah zikri, Allah kelamı. Çünkü her insan Müddessir Suresi’nde geçer; “Her nefis kazandığına karşılık cehennemde rehindir.” Ancak ne; Asab-ı yemin. Yani “Kitabı sağ tarafından verilenler müstesna” diyor. Ayetin devamında ise işte “O cehennemliklere sorulur” diyor. “Sizi bu cehenneme sevk eden neydi?” “Biz” diyor, “Müsallin değil, yani; namaz kılanlardan değildik. E miskinde doyurmazdık, yani garibanı, ihtiyaç sahibini”. Onun içindir ki yani insan zaaflı yaratılmıştır. Ama mücadele ve tatbik, azim, güç ile. Allahu Teâlâ bize onu da bahşetmiş.

Ayet-i kerimesinde  ne Allahu Teâlâ buyurdu; “Hanginizin daha güzel amel, iş yapacağınızı denemek için ölümü ve hayatı yaratandır” diyor. Yani güzel amel işleyen kişi ne olur; güzel ahlak sahibi olur. Yani insan-ı kamilliğe adım adım tekabül eder. Yani bir insanın ibadatı taatı eğer güzel ahlak sahibi yapmıyorsa, o zaman onun ibadeti taatında, zikrinde eksiklikler vardır. Çünkü Allahu Teâlâ ayet-i kerimesinde ne diyordu; “Namaz insanı fuhşiyattan, münkerden yani çirkin ve kötü şeylerden korur buyuruyor” Allahu Teâlâ.

Ama işte hangi namaz? Bu namaz salat-ı cisim mi, salat-ı nefis mi, salat-ı kalp mı, salat-ı ruh mu? İşte derecatlarına göre yüzde kaçlık namaz kılındı ki o bizi o kadar koruyabilsin. Zikirde de aynı şekil. Yani yüzde kaçlık zikir edebildik, ne kadar Allahu Teâlâ’yı samimi ve ihlas ile zikrettik ki, o işte tekamül etsin yani; insan-ı kamil olmada, güzel ahlak sahibi olmada.

Çünkü Peygamber Efendimiz hadis-i şerifinde buyuruyor ki yani; zikrin ehemmiyetini bildirmek için; “Bir savaşta lime lime olsanız, yani her tarafınız paramparça olsa zikrin eftaliyetine ulaşamazsınız” diyor. “Ya da Karun kadar hazineniz olsa, bunu Allah yolunda tasadduk etseniz yine zikrin eftaliyatına ulaşamazsınız”. Zikir çünkü direkt Allah’ın Kendisiyle muhatapsın, kendi Esmasıyla, kendi Adıyla. İşte o Esmaların Nurlarıyla bu vücut tekabül ediyor. Yani nefsin o arzu ve istekleri ne yapıyor, Esmalarla kırılıyor, onun yerine iyi hasletler bu sefer geliyor. Bu maneviyatta olan bir şey, gözle görünen bir şey değil yani. İnsan avamken aldığı zevkleri, bu sefer manevi şeyleri tattıktan sonra manevi şeylerden haz almaya başlar. Onlar insanı cezbeder, onlar daha hoş ve latif gelir insana.

Rad Suresi’nde de geçiyor; “Kalpler ancak Allah’ı anmakla, zikretmekle mutmain olur.” Tatmin olunur yani. Huzur bulur. Ama bu ilk başladığı andayken o huzuru mutlu bulamaz. Çünkü o zaman nefisle mücadele var. Nefis şimdi boyunduruk altına girecek ya ondan zorlanır. Nefis tezkiye oldukça yani kemalat bulduk sıra bu sefer  Allahu Teâlâ yani; manevi taraftan bu sefer hazla almaya başlayacak. İşte bu da mücadeleyle ilgili. Yoksa öbür türlü yani avamken alınan haz ve şeylerin hep bir sonu var. Ama bakiyesi yok. Yani gelip geçici. Nefisde doyumsuz zaten. Daldan dala maymun gibi her yere atlaya durur yani; hangi istediğine cevap verebilirsin ki öyle nefsin!

İşte insanoğlunda yaratılış amacı gayesi var; Allah’a kul olabilmek.
Çünkü; “Ben ne Allah’a dair cinleri ve insanları apt, kul olmaları için yarattım” buyuruyor. İşte kul olmak da nefis mücadelesiyle, tezkiyesiyle alakalı. Onun için Peygamber (s.a.v) Efendimiz; “En büyük mücahit nefsinle mücadele edendir” buyurmuşlardır.

“Cihad-ı Ekber”; en büyük savaş. Allah yolunda işte nefisle de mücadele ediyorsan o da en büyük savaş. Cihad Allah için. Kendimizi cihad için teçhiz etmemiz lazım. Zikirle, ibadatı taatlarla mücadele öyle olacak. Teçhizatsız nasıl bir savaşa gidilmiyorsa, bu nefisle olan mücadelede savaş da aynı o şekilde. Nefisle olan mücadele de, savaşta en etkili tecih zat nedir; kılıç. İşte onunla, o da kılıç da nedir; Allah’ın zikri, “Zikrullahu Ekber”. İşte ne kadar çok zikredersek o kadar fazla kılıç darbesi vurmuş oluruz nefsin istek ve arzularına ki. Onun için Allahu Teâlâ; “Zikran Kesira” diyor. “Beni çokça zikrediniz” diyor.

NOT: Sohbetlerde işittiklerinizi veya okuduklarınızı kendi kendinize yapıp, vird haline getirmeyin, tasavvuf ehli iseniz Mürşid veya vekile danışmadan günlük zikir dersine ekleme ya da çıkarma da yapmayın. Ama arasıra yapılmasında da mahzur olmadığını da belirtmek isteriz.

#MüddessirSuresi #RadSuresi #Nefisafetleri #Fıtrat #Cemil #Kelimeitevhid #iman #Kuran #muhabbet #HayırHasenat #MüddessirSuresi #Kelimeişehadet #tasavvufsohbeti #Hakk #muminina #insan #İslam #ibadet #zikir #zikrullah #nefis #ego #benlik

CEVAP VER

Yorumunuzu yazınız
İsminizi yazınız